- haber etmek
- хәбәр итү
Türkçe-Tatarca sözlük. 2013.
Türkçe-Tatarca sözlük. 2013.
haberdar etmek — haber vermek, bildirmek Kararımızdan Nedret in arkadaşlarını da haberdar etmeliyiz. M. Yesari … Çağatay Osmanlı Sözlük
istihbar etmek — haber almak, duymak, öğrenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
berhava etmek — 1) havaya uçurmak 2) mec. bitirmek, yok etmek Gazetede okuduğu haber, adamın sarhoş neşesini berhava etti. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
itidalini muhafaza etmek — kendini aşırılığa kaptırmamak, kendini tutmak Fakat itidalinizi muhafaza etmek şartıyla haber verebilirim. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
ihbar etmek — 1) bildirmek, haber vermek 2) bir suçu veya suçluyu yetkili makama gizlice bildirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tebşir etmek — sevinilecek bir haber vermek, müjdelemek, muştulamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
baş etmek (veya edememek) — gücü yetmek (yetmemek), başarı kazanmak (kazanamamak) Biz baş edemezsek dışarıdaki heriflere haber verelim. H. R. Gürpınar Ben onlarla baş etmeye çalışıyordum ki Hasan ın kapısı birden açıldı. E. Bener … Çağatay Osmanlı Sözlük
salğamak — irsal, haber etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
salık birmek — haber vermek, beşaret etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
Deep state — The Deep state (Turkish: derin devlet) is alleged to be a group of influential anti democratic coalitions within the Turkish political system, composed of high level elements within the intelligence services (domestic and foreign), Turkish… … Wikipedia
KEHANET — Gaibden haber vermek. Falcılık. Kâhinlik etmek. (İlâhi ihbârât ı gaybiyyeye istinad etmeden, gaybdan haber vermek ve falcılık ve kâhinlik etmek dinen kat iyyetle haramdır … Yeni Lügat Türkçe Sözlük